Lazer Epilasyon

Lazer Epilasyon

Lazer epilasyon; istenmeyen tüylerin lazer enerjisi kullanılarak kalıcı olarak yok  edilmesi yöntemidir.

1960’larda ilk deneysel çalışmaları yapılan bu yöntemin gelişen teknoloji ile birlikte etkinliği, güvenirliliği artmış ve ilk defa 1997’de FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) etkinliği ve insan sağlığına zarar vermediği onaylanmıştır.

Tıpta çeşitli alanlarda kullanılan pek çok lazer tipi mevcuttur. Epilasyon amaçlı kullanılan lazerler selektif fototermaliz ilkesiyle çalışır. Yani lazer ışığı cilde uygulandığında bölgedeki diğer dokuların arasından geçerek melaninin en yoğun olduğu kıl kökünde emilir, kıl köklerinin yanarak körelmesi suretiyle kalıcı epilasyon sağlanır.

Epilasyon işleminde kullanılan lazer cihazları 600- 1100 nanometre dalga boyuna sahip ışın üretirler. Bu aralık dışındaki dalga boyları melanin absorbe etmediği için pek tercih edilmezler.

Vücudumuzdaki kıllar, kıl kökünde büyüyüp, olgunlaşıp sonra da yaşlanıp dökülerek bir döngüyü tamamlarlar. Anojen faz aktif büyüme evresi olarak tanımlanabilir. Bu evrede kıl büyümüş ve cilt üzerinde görünür durumundadır. Epilasyon uygulanan gölgede lazer ışığından en fazla işte bu anojen evredeki kıllar etkilenir.

Herhangi bir zamanda kişiden kişiye değişim göstermekle birlikte vücudumuzdaki kılların bölgeye göre %10 – %20’si aktif büyüme evresinde olabilir. İşte bu yüzden tedavinin tamamlanması için belirli aralıklarla tekrarlanan uygulamalara ihtiyaç duyulur.

Uygulama, yüz bölgesinde 4 – 6 hafta, koltukaltı-bikini-genital bölgede 6 – 8 hafta. kol-bacak-sırt-göğüs bölgesinde 8 hafta aralıklarla yapılır.

Her insanda anojen evrede olup lazerden etkilenecek kıl oranının farklı olmasından dolayı etkin bi lazer epilasyon sonucu için gerekli seans sayısı kişiden kişiye değişebilir. Genellikle uygun cilt ve kıl yapısı olan bireylerde 5–6 seansta istenen sonuçlara ulaşılır.

Lazer epilasyon için ideal hasta tipi beyaz tenli, sert, kalın, siyah kıl yapısına sahip hastalardır. Çünkü siyah ve  kalın kıllara rengini veren melanin pigmenti lazer ışınlarını yoğun bir şekilde emer. Sarı ve kızıl kıllara rengini veren pheomelenin lazer ışınları tarafından görülmez. İşte selektif fototermoliz ( renge ve dokuya göre seçicilik) prensibinin temeli budur.

Lazer epilasyon yaptırırken hastalar ilk görüşmeye gelirken kıllarını almadan gelip o bölgenin doğru değerlendirilmesini sağlamalı ve tedavi devamında da kılları kökten alacak cımbız, ağda, ip gibi yöntemleri bırakmalıdır. Ayrıca yapılacak olan bölgenin güneşten iyi korunup, bronzlaşmayı önlemek amacıyla güneş koruyucu bir krem kullanmaları önerilir.

Merkezimizde Amerikan FDA ve CE onaylı Hava soğutmalı Alexandrite, Diode lazer, Nd Yag lazer sistemleri kullanılmaktadır.